Flank Esports - Yeni Nesil Espor Medyası
Espor Haberleri Overwatch’un Hikayesi

Overwatch’un Hikayesi

Blizzard’ın en sevdiği ve en iyi yaptığı şeylerden biri, yarattığı oyunların dünyasını müthiş bir şekilde kurgulamak. Özellik World of Warcraft özelinde yaratılan dünyanın bir eşi ve benzeri yok.  Overwatch’un da kendisine ait bir hikâyesi var. Şirket, çıkardıkları çizgi romanlarla bu öyküleri hayranlarına anlatıyor. Biz bu yazıda Overwatch’un en serüvenini en basit şekilde ele alacağız. Oyunun günümüzden 60 yıl sonrasında geçtiğini yazının başında belirteyim ki kimsenin kafasında karışıklık olmasın.

Son pişmanlık neye yarar? Her şeyin bedeli var…

Yıllar yıllar önce, insanlığa yardım etmesi için bilim adamları tarafından kurulan Omnicler icat edildi. Omnic dediğimiz şey aslında bir nevi robot. Tek amaçları ise işleri insanlar için kolaylaştırmak. Fakat aynı depresif bilim kurgu filmlerindeki gibi işler istenildiği gibi gitmedi.

Dünyanın her yerine yayılan Omnium fabrikaları ve Omnicler, her şey iyi giderken bir anda kötüye dönüştü. Bu müthiş zeki yaratıklar, her yerdeki fabrikaları ele geçirdi ve robotları insanlığa karşı programladı. Onları silahlandırdı ve bir savaş başlattı. Omnic Krizi işte tam 30 yıl önce başladı.

Avengers, ASSEMBLE!

İşte Overwatch’un hikâyesi ise tam bu savaş döneminde başladı. Krizi önlemek ve savaşı insanlığa kazandırmak için kurulan Overwatch, içindeki kahramanlarıyla birlikte insanlığa yardım etmeye başladı. İnsanlığın tek umudu onlardı.

Omnicler dünyanın neredeyse her yerini ele geçirmişlerdi. Fakat uzun süren savaşın ardından Overwatch sayesinde Omnicler sonunda yenildiler. Shambali denilen ve Omniklerin ruhları olduğunu iddia eden ve insanlarla eşitlik için savaşan bir Omnik dini filizlense de boyun eğmeye zorlandılar. Barış dönemi başladı ve dünyanın şampiyonu Overwatch, Morrison komutası altında 20 yıl boyunca zenginleşti, sayılarını ve nüfuzunu tüm dünyada arttırdı.

Her serüvenin bir sonu var

Bir şeyin seveni varsa nefret edeni de vardır. Dünyanın kuralı bu ya, Overwatch’tan da haz etmeyen bir takım insanlar vardı. Nitekim ekip, iç savaşa sürüklendi ve iftiralar ile çalkalandı. Bunun üstüne Overwatch’un İsviçre üssünde bir bomba patladı ve söylentilere göre grubun liderleri Gabriel Reyes ve John “Jack” Morrison hatta Ana Amari vefat etti.

Bu gelişmenin ardından 6 yıl önce Overwatch dağıldı ve illegal bir oluşum olarak ilan edildi. Ekip üyelerinin hepsi birer birer yok oldu.

Tansiyon yükseliyor

Overwatch’un ortadan kalkması, kötü emelleri olan insanların işine geldi. Özellikle Talon terörist örgütünün. Omnic ve insanlar arasında tansiyon her geçen gün arttı. Shambali lideri Tekhartha’nın Widowmaker tarafından öldürülmesi ise gerginliğin iyice artmasına neden oldu.

Talon örgütü, aynı zamanda Overwatch’un eski üslerine saldırmaya devam etti. Bu saldırıların tek amacı ise geride kalan ekip üyelerinin bilgilerini ele geçirmekti. Bu saldırılar Reaper tarafından yönetiliyordu. Fakat goril bilim adamı Winston, bu saldırıların önüne geçti. Winston, Overwatch ağını yasa dışı bir şekilde yeniden bağladı ve tüm ajanları tekrar hizmete sokan “Overwatch Recall” çağrısını başlattı. Yani oyunun kendisini.

Overwatch ekibinde kimler vardı?

Bilindiği kadarıyla Overwatch, Soldier 76, Ana, Reinhardt, Torbjorn, Mercy, McCree, Winston, Genji, Tracer ve Mei Overwatch ekibini oluşturuyor. Reaper, Widowmaker ve Sombra ise ekibin en büyük düşmanları kabul ediliyor.